TARİH ŞERİDİ KAVRAMINA FARKLI BİR BAKIŞ

“TARİH ŞERİDİ KAVRAMINA FARKLI BİR BAKIŞ”

Eğitimciler Birliği Sendikası Hatay 1 Nolu Şubesinin sendikal faaliyetleri çerçevesinde düzenlenen haftalık eğitim seminerleri devam ediyor. Bu hafta “tarih şeridi kavramına farklı bir bakış” konusu ele alındı. Üyelerin katılımı ile sendika binasında düzenlenen etkilikte bu hafta Karlısu Sosyal Bilimler Lisesi Müdürü ve Eğitim Bir Sen Hatay 1 Nolu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Duran sunum yaptı. Şube başkanı İsmail Bayrakdar; “Sendika olarak eğitime önem verdiklerini güncel konuların yanında değerlerimizle ilgili konuların da ele alındığını” belirti. Sunumu yapan Mustafa Duran:

“İnsanlık, tarih boyunca çeşitli evrelerden geçmiştir. Dünya‘nın farklı yerlerinde nasıl ki farklı topluluklar yaşıyorsa bu farklı toplukların da değişen ve gelişen dünyada insanlığın gelişmesinde farklı evrelerde olduğunu görmekteyiz. Her milletin tarihsel seyri o milletin geleceğini dizayn eder.  İşte milletlerde yaşanan bu değişim o topluluk için çok önemli ve büyük hadiselerle vuku bulur. Bu hadiseler bir nevi o topluluk için bir dönüm noktasıdır. Bir millet için dönüm noktası olan hadiseler başka bir milleti etkilemeyebilir. Bunun içindir ki bir millet üzerinden vuku bulan hadise o millete mahsustur. Bu durumun diğer milletleri etkilemesi ikinci bir hadisedir.

            Bundan yola çıkararak Türk tarih, kültür ve medeniyeti kendi tarih şeridi içinde değerlendirilmelidir. Çünkü başka milletlerce önemli sayılan hadiseler Türk tarihini etkilenmemiş olabilir. Bizimde burada yapmak istediğimiz Türk tarihinin dönüm noktası sayılan hadiseler çerçevesinde yeni bir tarih şeridi oluşturmaktır.

            Türk tarihinin dönüm noktalarından biri hunların Orta Asya’dan Karadeniz’in kuzeyinden 370’lerde Avrupa’nın içlerine doğru ilerlemesi hadisesidir. Bu durum sadece Türk tarihi açısından aynı zamanda Avrupa’nın tarihsel sürecine yön vermesi gibi hatta bugün dahi Avrupa’da şekillenen devletlerin oluşmasında önemli rol oynamıştır.

            Türk tarihi açısından önemli hadiselerden biri de Türklerin İslamiyet’e giriş hadisesidir. Çünkü bu hadise o kadar önemlidir ki şu an dahi Türk denildiğinde İslam, İslam denildiğinde de Türk akla gelmektedir.

            Türklerin islamiyet’e girişi ve Abbas’i sultanın Büyük Selçuklu Devleti’nin hâkimiyetini kabul etmesi ve Selçuklu Sultanının bütün dünya Müslümanlarının siyasi temsilcisi olarak kabul ederken Abbas’ı Halifesi de kendini bütün Müslümanların dini lideri olarak kabul etmiştir. Bu olaydan sonra Türkler Müslümanlığın dünyadaki savunucuları olmuşlardır.

            Orta doğuda kurulan Büyük Selçuklu devletlerinden sonra Alparslan’ın önderliğindeki Türk Ordusu 1071 de Bizans’a karşı Anadolu’ya bir hareket düzenlemiştir. Bu tarihte sonra Anadolu yer yer Türklerin hâkimiyetine girmiş böylece Anadolu’n Türk-İslam hâkimiyetine giriş süreci başlamıştır. İşte bu hadise Türk tarihin açısından önem arz ettiği gibi İslam tarihin açışından da önemlidir. Çünkü bu hadise ile Hristiyan Avrupa İslamla tanışmıştır. Fakat bu durum yeni bir gelişmeyi beraberinde getirmiştir. O da Anadolu’daki Türk-İslam hâkimiyetine karşı oluşturulan Haçlı ittifakı ve Haçlı seferleridir.

            Kavimler göçüyle ikiye ayrılan Roma’nın bir parçası olan Doğu Roma’nın yani Bizans’ın 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından feth olunmasıdır. İstanbul’un fethi ile haçlı seferlerinin sonuçsuz kaldığının anlaşılmasının yanı sıra Anadolu’daki Türk-İslam hâkimiyeti pekişmiştir. Bu hadise Dünya tarihi açışından da adeta bir dönüm noktasıdır. 

            İstanbul’un fethi Osmanlı tarihi açısından yükseleme devrinin başlamasına yol açmıştır. Fakat bu durum 1683 de 2.Viyana Kuşatmasında farklı bir boyuta girmiştir. Bu olaydan sonra Türklerin Avrupa içlerinden geri çekiliş sürecini başlatmıştır.

            Bu süreç 1. Dünya Savaşının sonlarına kadar devam edecektir. 1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşı Türklere karşı modern çağın haçlı ittifakının oluşmasına yol açmıştır. 1453 de İstanbul’un Türklerin eline geçmesini hazmedemeyen büyük devletler İstanbul’u tekrar ele geçirip Türkleri ve İslamiyet’i Anadolu’nun dışına atamanın gayretinde içinde olmuşlardır. Bunu gerçekleştirmek içinde 1915’de modern çağın Haçlı donanması Çanakkale’ye bir saldırıda bulunarak hedeflerine ulaşmak istemişlerdir. Fakat dirayetli Müslüman Osmanlı Askerleri karşısında hezimete uğramışlardır.

            Bu başarıya rağmen Osmanlı Devleti diğer cephelerde aynı başarıyı gösteremediğinden sınırlarını gerisin çekilmek zorunda kalmış Osmanlı Devleti safında olan Bulgaristan ve Almanya’nın savaştan çekilmesi üzerine Osmanlı Devleti de 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesini imzalayarak savaştan çekilmiştir.

            Mütarekeye rağmen itilaf devletleri İstanbul’u ve Anadolu’yu işgalden vazgeçmemişlerdir. Bu işgaller üzerine Müslüman Türk halkı Mustafa Kemal Atatürk, Kazım Karabekir önderliğinde bölgesel Kuvay-ı Milliye birlikleri kurarak öz vatanlarını işgalcilere karşı savunmaya girişmişlerdir. Doğuda Ermenilere batıda Yunanlılara Güney Anadolu’da İngilizlilere ve Fransızlara Akdeniz sahillerinde İtalyanlara İstanbul’da İngiliz ve Fransız ortak işgaline karsı yürütülen bu milli mücadele 30 Ağustos 1922’de kazanılmıştır. Bu zaferden sonra 24 Temmuz 1923 yapılan Lozan antlaşmasıyla Anadolu’daki Türklerin varlıklarını ve hâkimiyetlerini kabul ettirmişlerdir. Böylece büyük devletlerin Türkleri Anadolu’dan atma hedefleri nihayetsiz kalmıştır. 23 Nisan 1920’te açılan Türkiye Büyük Millet Meclisinden sonra 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilan edilmesiyle Türkiye Devleti kurulmuştur.

             Bu çalışmada Türk tarihini akış süreci içerisinde yukarıda kronolojik olarak ele aldığımı bu hadiseler yeni bir tarih şeridinin oluşturulmasında temel alınması gereken noktalardır. Bu doğrultuda oluşturulacak tarih şeridi Türk tarihinden uzak olmayacağı gibi başkalarının bizlere empoze etmeye çalıştığı kurgulardan da bir o kadar uzak olacaktır.” Dedi.

ALTERNATİF TARİH ŞERİDİNİN BÖLÜMLERİNE İSİM TEKLİFİ

1- İnsanlık Tarihinin Başlangıcı(Hz. Âdem’in Dünyaya Gönderilmesi)

2- İnsanlığın Yeniden Doğuşu(Nuh Tufanı)

3-Türklerin Müslüman Olması(Talas Savaşı)

4- Anadolu Kapılarının Türklere Açılması(Malazgirt Savaşı)

5-İstanbul’un Fethi(1453)

6- II. Viyana Kuşatması ve Karlofça Antlaşması

 7-Çanakkale Muharebeleri